Göz Oküloplasti Ne Demek? Estetik, Fonksiyon ve Tıbbın Kesiştiği Nokta Gözün Sınırında Başlayan Bir Bilim Dalı Tıbbın gelişimi, insanın kendine bakışını da değiştirir. Bu değişimin en belirgin örneklerinden biri, oküloplasti adı verilen uzmanlık alanıdır. Göz, yalnızca görme organı değildir; aynı zamanda duyguların, kimliğin ve ifadenin merkezidir. Göz çevresindeki her kas, deri kıvrımı ve hareket, hem estetik hem de fizyolojik anlam taşır. İşte göz oküloplasti bu iki alanı — fonksiyon ve estetik — aynı çerçevede buluşturan bir disiplindir. Oküloplastik cerrahi (veya oculoplastic surgery), göz ve çevresindeki yapılarla ilgilenen bir tıp dalıdır. Göz kapağı, gözyaşı kanalları, orbital kemikler ve çevre dokuların doğuştan,…
Yorum BırakHızlı Fikir Pınarı Yazılar
A101 İsrail’in Mi? Toplumsal Cinsiyet, Çeşitlilik ve Sosyal Adalet Bağlamında Bir Gerçeklik Analizi Bazı sorular vardır ki, sadece bir markanın kökeniyle ilgili değildir; aynı zamanda içinde yaşadığımız dünyayı, değerlerimizi ve birbirimize bakış açımızı sorgulatır. “A101 İsrail’in mi?” sorusu da tam olarak böyle bir tartışmadır. Bu yazıda yalnızca şirketlerin sermaye yapısına değil, bu tür soruların toplumun duyarlılıklarını, cinsiyet rollerini ve adalet arayışını nasıl şekillendirdiğine odaklanacağız. Gelin, birlikte düşünelim ve farklı perspektiflerden bu konuyu ele alalım. Toplumsal Algının Gücü: Bir Soru Neden Bu Kadar Önemli? Günümüzde insanlar yalnızca fiyatlara ya da ürün kalitesine bakarak alışveriş yapmıyor. Özellikle kadınların empati gücüyle şekillenen tüketim…
Yorum BırakGörme Olayı Nedir? Ekonomi Perspektifinden Bir Analiz Bir ekonomist olarak, insanın görme eylemini yalnızca biyolojik bir süreç olarak değil, kaynakların sınırlılığı ve seçimlerin sonuçları bağlamında düşünürüm. Ekonomide olduğu gibi, görmede de bir “tercih” vardır: Beyin, sınırsız veriler arasından hangilerini fark edeceğine karar verir. Tıpkı bir tüketicinin sınırlı bütçesiyle hangi ürünü alacağına karar vermesi gibi, insan zihni de sınırlı dikkat kaynaklarını kullanarak neyi “göreceğini” belirler. Bu bakış açısıyla, “görme olayı” aslında ekonominin en temel ilkesiyle — kıt kaynakların en verimli biçimde kullanımıyla — paralel bir süreçtir. Ekonomik Düşünceyle Görmek: Kıt Kaynak, Sonsuz Bilgi Görme olayı, biyolojik düzeyde ışığın retina üzerindeki yansımalarıyla…
Yorum BırakGrafoloji Testi Nasıl Yapılır? El Yazısının Ekonomik Değeri Üzerine Bir Analiz Bir ekonomist olarak bilirim ki, hayat kaynakların sınırlılığıyla başlar. İnsan, sınırlı kaynaklarıyla sonsuz ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken seçim yapar, öncelik belirler ve bu seçimlerin sonuçlarına katlanır. Piyasalar da bireyler de bu temel prensip üzerinde şekillenir. Ancak çoğu zaman gözden kaçan bir kaynak vardır: insanın kendi potansiyeli. İşte grafoloji testi, bu görünmeyen kaynağın –yani insanın içsel sermayesinin– okunabilir hale gelmesini sağlayan bir analiz yöntemidir. El yazısı, bireyin kişilik özelliklerini, karar alma biçimini ve stres altındaki davranışlarını yansıtır. Bu nedenle grafoloji testi yalnızca psikolojik bir araç değil, aynı zamanda ekonomik bir göstergedir.…
Yorum BırakCönk Nedir? Farklı Yaklaşımlarla Derinlemesine Bir İnceleme Hepimiz farklı konuları farklı açılardan ele almayı seviyoruz, değil mi? Bir konuyu tartışırken, birinin daha veri odaklı yaklaşması, diğerinin ise duygusal ve toplumsal etkiler üzerine konuşması, zengin bir perspektif yaratabiliyor. Bugün ele alacağımız konu da böyle bir konu: Cönk. Hem tarihsel hem de kültürel olarak önemli bir yere sahip olan bu terimi, farklı bakış açılarıyla inceleyeceğiz. Cönk, halk arasında yaygın olarak “geleneksel defter” ya da “not defteri” olarak tanımlanır, ancak daha derin anlamlar taşıyan bir kavramdır. Osmanlı döneminde ve günümüzde, kişisel veya toplumsal deneyimlerin kaydedildiği, özel notlar yazılabilen, edebi bir anlamı da olan…
Yorum Bırak5 Mart Ne Kandili? Küresel Ruhaniyet ile Yerel Geleneklerin Buluşma Noktası Merhaba sevgili okur! Eğer sen de benim gibi konulara sadece tek bir açıdan değil, farklı pencerelerden bakmayı sevenlerdensen, bugün birlikte güzel bir yolculuğa çıkacağız. 🌍📿 “5 Mart ne kandili?” sorusu ilk bakışta sadece dini bir takvim meselesi gibi görünebilir ama aslında bu tarih; maneviyatın, kültürlerin ve toplumsal alışkanlıkların bir kesişim noktasını temsil eder. Hazırsan, hem küresel hem yerel bir bakışla bu özel günü keşfetmeye başlayalım. 5 Mart: Kandiller Takviminde Nerede Duruyor? İslam dünyasında kandiller, hicri takvime göre belirlenir ve miladi takvime göre her yıl farklı tarihlere denk gelir. Bu…
Yorum BırakHz. Nuh Kaçıncı Kat Semada? Ekonomik Bir Bakışla İnanç, Kıtlık ve Seçim Bir Ekonomistin Gözünden: Kaynakların Sınırlılığı, Anlamın Arayışı Bir ekonomist için her şeyin başlangıç noktası aynıdır: kıtlık. Kaynaklar sınırlıdır, ama insanın arzuları sonsuzdur. Bu paradoks, hem piyasanın hem de insanlık tarihinin temel dinamiğidir. Tıpkı bir ekonomi sisteminde olduğu gibi, inanç dünyasında da seçimler, bedeller ve fırsatlar vardır. Bu nedenle “Hz. Nuh kaçıncı kat semada?” sorusu yalnızca bir teolojik merak değil, aynı zamanda derin bir ekonomik metafordur. Bir inanç sisteminin katmanlarını, bir ekonominin üretim basamakları gibi düşünebiliriz: her kat, bir değer sistemini, bir kıtlık düzeyini ve bir ahlaki tercihi temsil…
Yorum BırakGöçer Kime Denir? Öğrenmenin Hareket Halindeki İnsan Üzerine Pedagojik Bir Düşünce Bir Eğitimcinin Samimi Girişi: Öğrenmek, Yer Değiştirmektir Bir eğitimci olarak sınıfta her yeni öğrenciyle tanıştığımda aynı şeyi hissederim: öğrenmek aslında bir göç halidir. İnsan, bilgisizliğin kıyısından bilginin vadisine doğru yola çıkar. “Göçer kime denir?” sorusu da bu açıdan sadece coğrafi değil, zihinsel ve duygusal bir anlam taşır. Çünkü göçmek, yer değiştirmek değil; anlamı, bakışı, dünyayı yeniden kurmaktır. Geleneksel olarak göçer, mevsimlere, suya, toprağa göre yer değiştiren insan topluluklarını anlatır. Ama pedagojik bir bakışla bu kavram, öğrenmenin özüne dair güçlü bir metafordur: Öğrenen birey, tıpkı bir göçer gibi sürekli hareket…
Yorum BırakHandan Türk İsmi mi? Bir İsimden Doğan Hikâye Bazı isimler vardır, yalnızca bir kişiyi değil, bir ruhu anlatır. Bu yazıda size bir hikâye anlatmak istiyorum — adı Handan olan bir kadının hikâyesini. Sıcacık bir akşamüstü rüzgârı gibi başlayan, ama içinde hayatın bütün tonlarını barındıran bir hikâye bu. Çünkü bazen bir ismin anlamı, onu taşıyanın kalbinde şekillenir. Bir Kasabanın Sessiz Hikâyesi Küçük bir Anadolu kasabasında, sabahları kuş sesleriyle uyanan, akşamları soba başında çay içilen bir evde doğdu Handan. Annesi ona bu ismi verirken “Handan gülümseyen, neşeli kadın demekmiş kızım, sen hep gül” demişti. TDK’ye göre “Handan”, Farsça kökenli bir isimdi ve…
Yorum BırakGöden Bağırsağı Nerede? Bedenin Derinliklerinden Kültürel Bir Yolculuk Bir tarihçi olarak insan bedenine baktığımda yalnızca biyolojik bir yapıyı değil, kültürel bir mirası da görürüm. Çünkü beden, her dönemde insanın kendisini, dünyayı ve kutsalı anlama biçimini yansıtır. Göden bağırsağı ifadesi de bu bakışla ele alındığında yalnızca bir anatomi terimi değil, dilin ve kültürün tarih boyunca bedene nasıl anlam yüklediğinin bir göstergesidir. Bu yazıda, “Göden bağırsağı nerede?” sorusuna sadece tıbbi bir yanıt değil, aynı zamanda tarihsel ve düşünsel bir cevap arayacağız. Göden Nedir? Bir Halk Deyiminden Anatomiye Türkçede “göden” kelimesi, eski Anadolu ağızlarında kalın bağırsak ya da bağırsak sonu anlamında kullanılmıştır. Halk…
Yorum Bırak